Bir teknenin, özellikle bir yelkenlinin en önemli donanımlarından biri halatlardır. Halatlar, doğal elyaflardan, insan yapısı elyaflardan veya suni elyaflardan yapılırlar. Aynı halatta kullanım yerine göre bu malzemeler karışık olarak kullanılabilir. Yelkenli teknelerde kullanılanlar genellikle örme halatlar ve üç kollu, dört kollu dediğimiz birbirinin üstüne bükülmüş halatlardır. Halatlarda kullanım yerine göre esneklik en önemli faktördür. Tekneyi sahile bağlayan koltuk halatlarının genellikle esnek olması istenir. Tekne su üstünde hareket ettikçe bir lastik gibi esneyerek, amortisör görevi görürler ve tekne üstündeki babalara, koçboynuzlarına binecek çekme şokunu azaltarak yansıtırlar.
Üç kollu ve dört kollu halatlar bükümlü olduğundan esnemeleri daha fazladır, bu nedenle koltuk halatı ve demirleme halatı olarak kullanılırlar. Halatlar malzemelerine ve yapım şekillerine göre boylarının %5-%20 arası esnerler. Yelken halatlarında ise günümüzde örgülü dediğimiz halatlar kullanılır. Bu halatların asıl taşıyıcı elyafı halatın içinde düz veya yine örgülü olarak bulunur. Üstünde ise halatın asıl taşıyıcı malzemesini güneş ışınlarından ve sürtünmeden koruyan ve halatı bir arada tutan bir dokuma kılıf vardır. Yelkende genellikle 8 mm çapında veya daha kalın halatlar kullanılır. Sentetik malzemeler sayesinde yük taşıma gerilimleri gerekenden çok yüksek olmasına rağmen yatlarda 10 mm ve 12 mm halatlar kullanılır. Bunun nedeni el ile kolayca kavranabilmeleridir. Yelkeni direğe çekmede kullanılan halat mandar halatıdır, direğin tepesine kadar gider, bir makaradan geçer ve başka yere yönlendirilmemiş ise direk dibine kadar iner. Mandar halatı mümkün olan en az esneklikte olmalıdır. Mandar yelken triminde (ayarında) az kullanılan bir halattır. Özellikle sert havalarda yelkenin orsa yakasının gergin olması gerekir.
Esnek bir halatla, özellikle sağanak dediğimiz, bir anda bindiren rüzgârlarda halat esneyeceğinden yelken toru artar ve isteğimizin aksine orsa yakası gevşer. Mandar halatı olarak içi bükümsüz ve örgü olmayan, malzemesi ise en az esneyen halatlar kullanılmalıdır. Eski teknelerde esnemeyi engellemek için (paslanmaz) çelik çok telli halatlar mandar olarak kullanılırdı. Yelkenleri rüzgâr yönüne göre en iyi verimi alacak şekilde ayarladığımız halatlar ise ıskotalardır. Ana yelken ıskotası, genova ıskotası gibi bağlandıkları yelkenin adı ile anılırlar. Genellikle el ile trim edilirler veya vinçle kullanılırlar. Iskotaların çok olmasa da esnek olması yararlıdır. Ani rüzgâr değişimlerinde ve kavançalarda bağlantı noktalarına gelebilecek şokları kısmen de olsa esneyerek amortisör gibi azaltırlar.
(Alıntı: Ahmet Çelenoğlu)