"YELKENLİ SAVAŞ GEMİLERİ"
Yelkenli savaş gemisi olarak eski zamanlarda genelde savaş zamanında ticaret gemileri kiralanır ve bunlar donanma olarak kullanılırdı, bu nedenle yelkenli savaş gemilerinin ayrı bir tekne tipi olarak gelişmesi nispeten çok uzun sürmüştür. Barutun icadı ile eskiden sadece karadaki gibi dövüşen askerleri taşımada kullanılan bu gemiler tamamen yeni bir anlam kazanmışlar ve birçok denizci ülke sadece savaş zamanında kullanılacak özel tip tekneler inşa etmeye başlamıştır. Bu tip teknelerin ilk örnekleri alçak ancak duvar gibi bordalı ve güvertenin arka kısmı ile baş kasarada silahları olan gemilerdir.
Ancak zamanla silahların büyümesi ve sayılarının artması ile denge açısından bunları teknede mümkün olduğunca su hattına yakın koyma ihtiyacı doğmuş ve böyle ce çok daha yüksek bordalı ve şişik karınlı tekneler yapılmaya başlanmıştır. Teknenin arka ve Ön kısımlarında atış yapabilmek ve tekneye çıkacak düşmana karşı savunma amacıyla yüksek, kale tipi yapılar inşa edilmiştir. Ancak bu tekneler rüzgâra karşı giderken, bu yüksek yapılar nedeni ile burunları rüzgâr ile rüzgâr altına itildiğinden bir yelkenli tekne olarak performansları çok kötü idi.
Gelişimlerinin ilk yıllarında bu teknelerin en büyükleri genelde 500 ton civarında idi, ancak 15. yüzyılın ilk yıllarında İngiltere’de bunun iki katı büyüklüğünde tekneler yapılmıştır. 16. yüzyılın ikinci yarısında ise yine İngiltere’de ön kısımdaki kale benzeri yapı kaldırılarak daha hızlı ve denizci tekneler yapılmıştır. İngiltere’de meydana gelen bu gelişmeler hızla diğer Avrupa ülkelerine sıçramış ve tekne yapımı dünyanın her yerinde, taşman silah sayısı dışında hemen hemen standart hale gelmiştir.
17, 18. yüzyıllarda ve 19. yüzyılın ilk yarısında savaş yelkenlilerinin yapımında temel bir değişiklik olmamış, 19. yüzyıl sonunda 3000 tona ulaşana kadar büyümüşlerdir. Bu büyük gemilerin 130 top taşıyanları vardı.