Tekne dengesi nedir? Tekne dengesi neden önemlidir? Başlangıç dengesi ve teknenin son dengesi ne anlam ifade eder bu yazımızda okuyabilirsiniz.
Bir teknenin dengesinden söz ediyorsak, yatmaya olan direncini veya bayıldığında tekrar dik konuma gelmeye olan eğilimini daha doğrusu doğrulma yeteneğini kastediyoruzdur. Bu çeşit denge, büyük oranda sudaki gövdenin biçimine bağlı olduğundan, biçim veya başlangıç dengesi adını alır. Yatmaya dirençli olan, çabuk düzelen teknelere ‘diri’, çok kolay yatan, teknelereyse “baygın” (kolay bayılan) tekne denir.
Sık sık bir başka bir dengeden söz edildiğini duyarsınız: Son denge. Bir teknenin son dengesi dediğimiz şey, teknenin kendini lBClik bir alaboradan düzeltebilme yeteneğidir. Bu noktada işler karışır, çünkü bir teknenin başlangıç dengesi iyiyse, son dengesi kötüdür; nedeniyse, başlangıç dengesinin büyük oranda kemere genişliğinden kaynaklanıyor olmasıdır. Geniş kemereli, sığ gövdeli tekneler alabora olmaya karşı iyi dayanırlar; tekneye çıktığınızda kıpırdadığını bile hissetmezsiniz, sert rüzgârlarda neredeyse hiç bayılmayan teknelerdir. Buna karşılık bir dalgayla alabora oluverirlerse, o geniş kemere tekneyi oldukça uzun bir süre baş aşağı tutacaktır ve bu süre bazen tekneyi batıracak kadar uzun da olabilir! Geniş kemere, tekneyi hem dikine hem de baş aşağı gayet iyi dengede tutar.
Gemi inşa mühendisliğinin bir başka sıkıntısı da sakin sularda çok dengeli olan geniş kemereli bir teknenin, dalgalı denizlerde son derece dengesiz oluvermesidir. Genişliği yani oluşan uzun kaldıraç kolu nedeniyle, gelip geçen her dalga onu kolaylıkla kaldırır, küçük dalgalarda bile tekne sarsılıp zıplayarak seyreder.
Başlangıç dengesi teknenin genişliği ve salma ağırlığından kaynaklanırken; iyi bir son denge yeterince dar kemere ve alçak bir ağırlık merkezinin sonucudur; bu da dar ve derin bir tekne demektir. Böyle bir tekne geniş bir teknenin sahip olacağı başlangıç dengesine sahip olmadığından, hafif meltemlerde bile çokça bayılırken, (en azından, salmasının etkisi görülmeye başlayıncaya kadar) kazara ters dönecek olursa, o dengesizliği bu sefer yararına çalışmaya başlar ve kısa sürede kendini dik duruma getiriverir.
Eğer teknenizi tehlikesiz sularda kullanıyorsanız, son denge o kadar da önemli değildir. Buna karşılık denizlere açılmayı düşünüyorsanız, bir dalganın gelip sizi alabora etmesi her zaman mümkündür.
Bu açıdan büyük tekneler, küçükler göre daha iyidir. Başlangıç dengesi tekne büyüdükçe artar. Tekneyi ters döndürecek kuvvet, tekne boyunun küpüyle artarken, denge dördüncü kuvvetiyle artar. Ne olursa olsun, boyunun %55’i yüksekliğinde kırılan bir dalgayla karşılaşan her tekne alabora olabilir.
Denge denize elverişliliğin önemli bir parçasıdır. Bununla beraber, günümüzün önde gelen araştırmacılarından biri olan ve küçük teknelerle seyirlere çıkan Tony Marchaj “Denize elverişlilik, dengenin tek başına belirlediği bir şey değildir, o birbirlerini etkileyen bir sürü etmenin bir araya gelmesinden oluşur” demektedir.
Bu etmenlerden biri eylemsizliktir. Birçok kişinin çok “baygın” olduktan için dikkate almayacakları, ince uzun yelkenli yatların o kıymetli denize elverişliliklerinde baş rolü oynayan şey de eylemsizliklerinden başkası değildir.
Gerek motorlu gerekse yelkenli teknelerde, ağırlık merkezinin yüksekliği son dengeyi belirleyen etmendir. Göreceli dar kemereli, derin gövdelerinde, motor ve tanklarını olabildiğince aşağıda taşıyan deplasman tipi tekneler, ağırlık merkezleri en aşağıda olan teknelerdir. Spor balıkçı teknelerinde ağırlık merkezi motorlarının üst kısımlarına yakın, yukarıda olur, geniş sığ gövdeleri olan kayıcı teknelerdeyse, ağırlık merkezi su kesiminin iyice üstüne çıkacaktır.
Kayıcı teknelerin gövde biçimi onlara yüksek biçim (başlangıç) dengesi verir; o yüzden denizde tatlı tatlı sallanan deplasman tipi teknelere göre daha dengeliymiş gibi hissedilirler. Burada diğer bir etmen de, seyirde gövdelerinin şekli nedeniyle kavuştukları hidrodinamik “kaldırma” etkisidir. Hissettiğiniz bu denge duygusu yanıltıcıdır, deplasman tipi bir trol teknesi 130°lerde pozitif dengesini korurken (buralar, salmalı bir yelkenlinin mahallesidir!), kayıcı bir teknenin son dengesi 45° veya daha aşağısıdır.