Zafer Olcay denildiği zaman akıllara ilk olarak önce Bodrum, sonra güzelce özenle kurulmuş bir rakı sofrası gelmektedir. Zafer Olcay her işini özenle yaptığı gibi kendi hayatıyla ilgili de özenle verdiği kararın arkasında tam beş yıldır durmuş bir kişidir. Kara yaşamından vazgeçip hayatını tam beş yıldır teknesinde sürdüren Olcay, denizin getirmiş olduğu bütün güzelliklere de kötü şeylere de razı gelip; tekne yaşamını iliklerine kadar benimsemiş bir insandır.
18 metrelik Gulet; Small World
Yapmış olduğu tercih sonucunda kendi büyük dünyasını denizler olarak kabul eden Zafer Olcay, küçük dünyasını ise teknesi olarak belirlemişti. Bu yüzden olacaktır ki teknesine verdiği “Small World” ismine şaşırmamak gereklidir.
Dilerseniz hayatını teknede sürdürmek isteyen kişiler için, oldukça değişik bir hikâyesi bulunan Olcay’dan biraz bahsedelim. Zafer Olcay farklı konularda pek çok yatkınlığı bulunan bir insandır. İnanmayacaksınız ama eczane açmak isterken kendisini aşçı olarak bulmuş birisinden söz ediyoruz. Ne demişler, “Ne oldum değil ne olacağım?” demeliymiş insan. Çünkü bugünün de yarının da bizi hangi rotalara çekeceğini, hayatın bizi nereye sürükleyeceğini kim bilebilir ki? Hikayenin enteresan olan kısmı elbette burada bitmiyor, tam aksine burada başlıyor!
Aşçı olmaya karar veren Olcay, uzun bir süre lokantada çalışarak kendi geçimini sağlıyor. Daha sonra Gelibolu’da askerliğini yapmasıyla birlikte teknelere olan ilgisi başlayan Zafer Olcay, bir yandan almış olduğu yüzücülük eğitimiyle birlikte Bodrum’a yerleşerek bu ilgisini ilerletmesi gerektiği kararına varıyor. İlk teknesi “Berduş” ile birlikte denize bağlanıyor, artık orada yaşaması gerektiğine karar veriyor. Tabi bu sırada “Çilingir Sofrası” olarak açtığı lokantanın her işine koşturmaktan da geri kalmıyor. Aradan geçen zamanın ardından Çilingir Sofrası’na veda ederek, tam 5 sene önce “ Small World” adlı teknesini alarak artık teknede yaşaması gerektiğine tamamen emin oluyor.
Olcay’ın söylediğine göre teknede yaşamak muhteşem bir deneyim. Her şey ile yakından ilgilenen Olcay, böyle bir fikri bulunan kişilerin denizi ve tekneyi çok iyi tanıması gerektiğini vurgulamadan da edemiyor…