Bu yazımızda akıntıya karşı tekne seyri hakkında bilgi edinebilir, akıntıya karşı tekne seyri konusunda neler yapabileceğinizi öğrenebilirsiniz.
Pek çok aklı başında yelkenci akıntıya karşı motorla giderken önce sabırlarını sonra da mantıklarını kaybeder. Normalde motorlarıyla yaptıkları hızdan memnun olan yelkenli kaptanları, akıntıya girdiklerinde birdenbire “motorumun yeterli gücü yok” diye şikâyete başlar ve hemen daha büyük bir motoru nasıl takabileceklerini araştırmaya koyulurlar.
Özellikle karanın geriye doğru düşündüklerinden daha yavaş aktığını gördükleri dar boğazlardaki ters akıntılarda insanları mantıksızlığa iten bir şeyler vardır. Belki de rampa çıkan bir arabada olduklarını düşünüyorlardır ama aslında tekneler söz konusu olduğunda, o benzetme hiç de geçerli bir benzetme değildir.
Gerçek basit olarak şudur: Bir tekne akıntıda olsun veya olmasın içinde bulunduğu suya göre her zaman aynı hızda gider. Bir karşı akıntıyla savaşırken yere göre hızlı gidemez, hepsi o kadar. Teknenin yere göre hızı (Speed Over Ground – SOG) ileriye doğru su üzerindeki hızından akıntının hızı çıkartılarak bulunur.
Akıntıya karşı daha hızlı (dolayısıyla yere göre de hızlı) gidebilmek için öncelikle teknenin su üzerinde daha hızlı gitmesini sağlamanız gerekir. Ancak çağdaş teknelerin, hatta motorlu yelkenlilerin çoğunda kendilerini gövde hızlarına ulaştıracak yeterli güce sahip motorlar vardır ve bir deplasman tipi bir gövdenin motorunda orantısız bir büyüme olmadan gövde hızını aşması neredeyse imkansızdır. Başka bir deyişle tekne zaten makul bir şekilde gidebileceği en yüksek hızla giderken daha büyük bir motor akıntıya karşı eskisine göre pek bir fark yaratamaz.
Birçok durumda, akıntıya karşı santim santim çekilen ıstıraptan, gelgit ve akıntı tablolarını inceleyip seyir zamanınızı karşı (ters) akıntı yerine size uygun akıntıyı yakalayacak şekilde seçerek kurtulabilirsiniz. Bu biraz sabır gerektiren bir iştir ama sabrın bir teknecinin en iyi dostu olduğunu da unutmamak gerekir. Örnek olarak 3 knotluk bir akıntıya karşı 6 knot yapıyorsanız yere göre 3 knot hızla emekliyorsunuz demektir. Ama bu akına sizinle beraber aksaydı yer 9 knotla geriye doğru kayıp gidecekti 3 ile 9 knot arasındaki büyük fark sadece bir zamanlama meselesidir.
Doğal olarak seyirleri her zaman bu şekilde planlamak mümkün olmaz. Bütün akıntılar ters dönmeyebilir ve bazen uygun akıntı için beklemek olası değildir. Bunun cevabı sükûnet ve sabırlı olmaya alışmaktır. Doğa yasaları istediğiniz yönde çalışmıyor ve karalar yavaş gitmek istiyorlarsa; buna boyun eğmek gerekebilir.